Ana Sayfa Arama Galeri Video
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Muhafazakarlar Almanya seçimlerini kazandı, aşırı sağcı AfD desteğini ikiye katladı

Berlin, 24 Şubat (Hibya) – Almanya’daki genel seçimlerde muhafazakar muhalefet en fazla oyu aldı, ancak aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif (AfD) partisinin dramatik yükselişi, artan küresel tehditlere karşı Avrupa’da öncü bir yanıt verecek hükümetin kurulmasını zorlaştırabilir.

Berlin, 24 Şubat (Hibya)

Muhafazakar birlik CDU/CSU adayı Friedrich Merz, Pazar gecesi yüksek katılımla oyların yaklaşık yüzde 29'unu alarak iktidar koalisyonu kurmaya hazırlanıyor.

Çok zorlu bir kampanya olduğunu belirten Friedrich Merz, ''Şimdi birbirimizle konuşmamız ve mümkün olan en kısa sürede Almanya için harekete geçebilecek, içeride doğru şeyi yapabilecek, Avrupa'da tekrar var olabilecek ve dünyanın Almanya'nın tekrar güvenilir bir hükümete sahip olduğunu görmesini sağlayabilecek bir hükümet kurmamız gerekiyor." diye konuştu.

Kampanyasında göç, şiddet suçları ve yüksek enerji maliyetlerine duyulan öfkeyi öne çıkaran aşırı sağcı  AfD, oyların yaklaşık yüzde 21'ini alarak ikinci oldu ve 2021'deki son seçimdeki sonucunu neredeyse ikiye katladı.

Partinin sevinçli başbakan adayı ve eş başkanı Alice Weidel, ARD televizyonuna yaptığı açıklamada, "Bu bizim için tarihi bir başarı, şimdiye kadarki en iyi sonucumuz. CDU’ya işbirliği teklifinde bulunmak için elimizi uzatıyoruz. Aksi takdirde Almanya'da değişim mümkün olmayacak.” dedi.

Ancak tüm ana akım partiler, kısa ve yoğun seçim kampanyası sırasında Donald Trump'ın sırdaşı Elon Musk ve ABD başkan yardımcısı JD Vance'in yüksek profilli desteklerini toplayan göçmen karşıtı, AfD ile resmi işbirliğini engelleyen bir "güvenlik duvarı" sürdürme sözü verdi.

Trump seçim sonucunu memnuniyetle karşıladı. Truth Social'da yayınlanan bir yazıda, "ABD gibi, Almanya halkı da özellikle enerji ve göç konularındaki sağduyudan uzak gündemden bıktı" ifadelerini kullandı. "Bu Almanya için harika bir gün."

Ancak Merz, Trump'ın "hükümetinin Avrupa'nın kaderine karşı oldukça kayıtsız olduğunu" açıkça belirttiğini ve Almanya'nın ittifakın Haziran ayındaki bir sonraki zirvesinde "NATO hakkında şu anki haliyle konuşup konuşamayacağımızı" görmek için beklemesi gerekeceğini söyleyerek açık bir üslup kullandı.

Merz, "Benim için mutlak öncelik, savunma konularında ABD'den gerçekten bağımsızlığımızı adım adım elde edebilmemiz için Avrupa'yı mümkün olduğunca çabuk güçlendirmek olacak" dedi.

Görevdeki Başbakan Olaf Scholz, Sosyal Demokrat Parti'nin yaklaşık yüzde 16'lık oy oranıyla İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en kötü performansını sergiledi.

Kasım ayında Trump'ın yeniden seçilmesinden sadece birkaç saat sonra harcama öncelikleri konusunda çıkan bir anlaşmazlık nedeniyle çökene kadar çekişmeli bir üçlü hükümete liderlik etmişti ve bu da seçimin planlanandan yedi ay önce yapılmasını tetikledi.

Scholz, bunu "acı bir sonuç" ve "yenilgi" olarak niteledi ancak aşırı sağın gücüne karşı meydan okuyan bir ton takınarak, "Bunun asla kabullenemeyeceğimiz bir şey" olduğunu söyledi.

Seçmenler ayrıca Scholz'un küçük ortakları olan ve üç puan gerileyerek yüzde 11,6'ya düşen Yeşiller'i ve parlamentoda temsil için gereken yüzde 5 barajını aşamayan iş dünyası yanlısı Hür Demokratlar'ı da cezalandırdı.

Sol pati Linke, seçim kampanyasının sonlarına doğru gösterdiği dikkat çekici geri dönüşün ardından yüzde 8'in üzerinde oy alırken, yeni bir popülist sol-muhafazakar parti olan Sahra Wagenknecht İttifakı, geçen yıl Avrupa ve eyalet seçimlerinde gösterdiği güçlü performansın ardından yüzde 5'in hemen altında oy alarak sönükleşti.

Çoğunluktan çok uzak kalan Merz'in muhafazakarlarının bir ittifak arayışına girmesi gerekecek.

Hibya Haber Ajansı